Kayıtlar

KARGALARDA GÜLER

Resim
Bugün sevilen bir Orta Anadolu türküsüyle, merhaba diyelim güne! Sazlar “Bağa gel, bostana gel, Dile gel destana gel” diyedursun! Biz gözlerimizi kapatalım, kendimizi bir bostan tarlasının içine atalım. Tarlanın içinde hayma, önünde korkuluk, yanında bir de çocuk olsun! Çocuğun elinde bir değnek, omzunda da boyundan büyük tek kırma tüfek… Ağaç dallarında sürüyle onlarca karga… Çökünce gecenin karanlığı, kurnaz tilkiye de gelecek sıra. Kendimi bostan beklediğim çocukluk günlerimin hayaline, öyle kaptırmışım ki gelip omzuma konan ala kargayı geç fark ettim. Kulağımın dibinde gak gak diye ötmese, beklide hiç fark etmeyecektim. Başımı omzuma çevirdim, sima hiç yabancı değil. Bir de beni tanıdın mı diye sırıtmaz mı? Tanımalı mıyım diye sordum. Ayıp dedi ayıp! Ben seni yıllar sonra tandım, gelip omzuna kondum da sen beni tanımadın mı? Ne yalan söyleyeyim çıkaramadım diye kekeledim. Aldırma dedi. Tanımanı beklemiyordum zaten diye de ekledi. Şaka bir yana bozuldum ama pişkinliğe vurdum. Nere...

Kopsun Fırtına

Resim
Yıl iki bin yirmi beş bugün haziranın biri  Gülmedi milletin yüzü devşirme keyifli  Anadolu’nun üstüne karabulut çökmüş  Karadağ’a düşen Atatürk silueti kederli   Her yıl baharla Anadolu çiçek açardı  Milletin yüzü güler kanatlanır uçardı  Dağın tepesi sisli bulut yağmur yüklü  Karadağ’a düşen Atatürk silueti kederli  Cumhuriyetin tepesine baykuş tünemiş  Devletle terörist başı masaya oturmuş  Anayasa askıda hukuk adalet yok olmuş  Karadağ’a düşen Atatürk silueti kederli   Susma Deniz’im dalgalanmak yakışır sana  Hatırlat Hayal gençlere Ataya verdiği sözü  Susarsa kul köle olacak elin itine çakalına  Karadağ’a düşen Atatürk siluetti kederli   Hayal Denizi 01.06.2025 Manisa

Aslanlı Yol

Resim
                                                                             Kısa süreli bir seyahate çıktım. Ankara’da yaşayan çocuklarımı ve torunlarımı ziyaret ettim. Torunlarım Ali Efe, Hande Ece ve Deniz’i doyasıya sevdim. Ben çocuklarım ve torunlarımla hasret giderir, zaman geçirirken; Türkiye 24 Haziran’da yapılacak baskın seçime kilitlendi. Baskın seçim kararı sürpriz mi?  Elbette hayır. Seçime gidileceği zaten biliniyordu. Siyasetçilerin seçmeni kutuplaştırması, ayrıştırması aylardan beri devam ediyor. Yeni olan bir şey yok! Lakin baskın seçim ilan edilince; siyaset ve siyasetçi, her geçen gün daha çok çamur ve tezeğe bulaştı. Ortalık diz boyu (1)...

AÇIKTA BİR ŞEY Mİ GÖRDÜN?

Resim
    +Maviş!   Aramıza kara kedi mi girdi, yoksa dilini mi yuttun?   Niçin ağzını bıçak açmıyor? -Hayal! Sen bir ömürsün vallahi. Hiç güleceğim yoktu.   Bana tebessüm ettirmeyi başardın… +Neden öyle dedin? Niçin gülümsedin? Açıkta bir şey mi gördün? -Ayol! Kullandığın kelimelere hiç dikkat etmiyorsun.   Akılına estiği gibi konuşuyor ağzına geleni söyleyiveriyorsun. Benim ağzım mı var da bıçak açsın! Aramıza kara kedi mi girdi nasıl söz! Kedi beni görse bi lokmada yutmaz mı? Açıkta bir şey görmekte ne demek? Benim muhabbet kuşu olduğumu ne çabuk unuttun? +Onun için mi güldün? Ağzını bıçak açmıyor ve açıkta bir şey mi gördün mecazi terim. Edebiyatçılar ona deyim, özlü söz ya da atasözü diyorlar. Gerçek anlamından çok, değişmeceli anlamda kullanılıyor. Doğru ya sen bir kuşsun mecaz kullanmadan ne anlarsın? :)) -Hayal! Sana bi haller olmuş, durup dururken, kalbimi kırdığının farkında bile değilsin… +Senin kalbi...

KEDİ

Resim
  Necati Kavlak Sıradan bir gün! Her zaman olduğu gibi Kuğuların ötüşüne doğan bir güneş! Saat 08 00 de Dr. Joe Dispenza eşliğinde, mevcut ana yapılan yolculuk ve cömert anda, hiç kimse, hiçbir yerde hiçbir zamanda ve de hiçlikte buluşma. Sonra… Ayna ile güler yüzlü kısacık bir sohbet. Sohbet devam ederken, günlük rutin beden temizliği. Ve tebessüm eden bir yüzle, güne atılan ilk adım! Hani kahvaltı mı? Atalarımız bize “yiyip içtiğin senin olsun, gezip gördüğün anlat” diyen bir özlü söz hediye etmiş… Onun içindir ki kahvaltı yazıda bize eşlik etmeyecek, kahvaltı masasında kalacak. Kahvaltıdan sonra, açılan bilgisayar, önce Edebiyat Defterinde ve sosyal medyayı ziyaret! Dostlarla çevrimiçi etkileşim ve gün ortası! Gün ortasında sokağa çıkmak için ön hazırlık, giyinip kuşanıp sokağa dökülme var! Bu rutin şeyler hiç değişmiyor. Her gün otomatik olarak beyin bu programı kendi kendine uyguluyor. Bedenden de bilinçaltının aldığı rutin karara boyun eğiyor. Sanırım iki gün önceydi! Her zam...